30 Haziran 2017 Cuma

RÖPORTAJ: MUSTAFA ÇAĞLI

Kendinizi tanıtır mısınız?

Mustafa Çağlı 1977 Hatay/Reyhanlı doğumluyum. Reyhanlı da bir Anadolu Lisesinde Matematik Öğretmenliği yapmaktayım. Evli, 2 Çocuk babasıyım. Suriye Savaşının başladığı 2011 yılından bu yana IHH Suriye Eğitim Koordinatörlüğü görevini yürütüyorum.



Yaptığınız işten biraz bahsedebilir misiniz?

2011 Mart’tan bu yana devam eden bir Suriye savaşına şahitlik etmekteyiz. İlk günden beri IHH İnsani Yardım vakfı ülkemize gelen mültecilerin ihtiyaçlarının karşılanmasına devam ediyor. Bu minvalde sınır ilçesi olan Reyhanlı’da IHH’nın bir gönüllüsü olarak yardım faaliyeti çalışmalarına başladım. Geçen süre içerisinde mülteci çocuklardaki, savaşın travmatik etkilerini en aza indirgemenin tek yolunun eğitim desteği almaları olduğu kanısına vardığımızdan eğitim sektör çalışmalarına başladık. Her geçen gün artan mülteci sayısı içerisinde çoğunluğunu çocuklar ve kadınlar oluşturmakta idi. Bu çocukların eğitime ve annelerin de rehabilitasyon desteği almaya ihtiyaçları olduğu aşikârdı. Bizler de IHH Eğitim sektör çalışmaları kapsamında konteyner okullar inşa ettik ve lojistik olarak bu okulları desteklemeye başladık. Savaşın 7.yılında Türkiye’de okullaşma çağında bir milyon çocuk bulunmakta ve bunların ancak yarım milyonu okula gidebilmektedir. Diğer çocuklar aile bütçesine destek sağlamak için çalışmakta veya ekonomik sebeplerden dolayı okula gidememekteler.

Suriye’deki eğitimin genel durumunda Esad’ın açtığı hasar nasıl?

İnsanlık tarihinin görmediği bir savaşı ve yıkımı yaşamaktayız. Esad rejimi tüm vahşetiyle mekân gözetmeksizin; çocuk, kadın gözetmeksizin bombalamaya devam etmekte. Ne yazık ki bombalanan binalar arasında okullar, hastaneler ve camiler bulunmakta. Kimi zaman çocukların ders esnasındayken bombalamaya maruz kalıp, yaşamlarını yitirdiklerine şahit olmaktayız.

Suriye içerisindeki okulların çoğu bombalarla vurulmuş durumda. Hatta okulların bir kısmında aileler barınmak zorunda kalmıştır. Muhaliflerin olduğu bölgelerde metruk okullarda veya çadır okullarında gönüllü öğretmenler aracılığı ile eğitim-öğretim devam ettirilmeye çalışılıyor. Esad rejiminin bu hunharca saldırılarından en fazla zarar gören çocuklar ve okullar oldu. Suriye içerisindeki okulların % 85’i kullanılamaz durumda ve geriye kalanlar da eksik bir şekilde devam etmekte. Türkiye sınırına sıfır noktasında olup yaşam mücadelesi veren 1 milyon mülteci çadır kent ve konteyner kentlerde yaşamaya çalışmaktadır. Bu kamplarda ancak 60 bin çocuk eğitim alabilmekte. Diğerleri ise okuma-yazma bilmeden geleceğe ulaşmaya çalışmaktalar.

Esad’ın bölgesinde eğitim devam ediyor mu?


Evet. Rejimin elinde olan Bölgelerde göstermelik de olsa eğitim devam ediyor. Malumunuz toplumsal psikolojiyi inşa etmek ve devlet olmanın refleksi ile zorunlu olarak çocuklar okula gönderiliyor ve hiçbir şey yokmuş gibi bir imaj verilmeye çalışılıyor.

Muhaliflerin kontrolünde bulunan alanda eğitim nasıl ilerliyor?

Muhaliflerin olduğu bölgede 1,5 milyon çocuk eğitim çağında olmasına rağmen bunların ancak 357 bini eksik imkânlarla eğitim almaya devam ediyor. Ders materyallerinin eksikliği, kırtasiye ve okul araç-gereç ihtiyaçlarına rağmen çocukların rehabilite olmaları için eğitim devam ettirilmeye çalışılmakta.

Ekipman hususunda ne gibi eksiklikler var?

Özellikle okul araç-gereçleri ciddi bir ihtiyaç. Okullar için öğrenci sıraları, tahta, kırtasiye malzemesi, ısınma problemi için sobalar, okul üniforması, çocukların giyebileceği kıyafetler öncelikli ihtiyaçlardır.

En çok ihtiyaç duyduğunuz şey nedir?
Savaşın başladığı süreçten bu yana maalesef eğitime yeterli destek verilememektedir. İnsanlar eğitimi acil yardım ihtiyacı olarak görmedikleri sürece de bu devam edecektir. İnsanlar ve özellikle de savaşın en yıkıcı etkilerini yaşayan çocukların ve gençlerin rehabilite olabilecekleri tek alan eğitimdir. Bu sebepledir ki IHH Suriye çalışmaları kapsamında eğitim alanında farkındalık oluşturmak için raporlar ve belgeseller hazırlamış olsak da yeterli desteği almadığımızı görüyoruz. Oysaki bir ülkenin geleceğini inşa etmede en önemli çalışma eğitim çalışmalarıdır. Eğitime verilen destekle bir oranda beyin göçünün de önüne geçilmiş olacaktır. Şu an Suriye içerisinde öğretmenler yeterli desteği göremediği için başka işlerle uğraşmak veya ülkelerini terk etmek zorunda kalıyorlar. Bu sebepledir ki aylık 200-300 TL’ye çalışmayı kabul eden ve yeter ki çocuklarımız cahil kalmasın diyen öğretmenler Suriye içerisinde destek beklemekte. Eğer ki bizler bu eğitim desteğini vermezsek misyoner kuruluşlar bu desteği verecek ve ümmetin çocuklarının zihinleri başkaları tarafından ipotek altına alınacak. Özellikle Suriye içerisinde acil sinyal veren eğitime desteklerimizi arttırmazsak, ümmetin çocukları cahil yetişmiş olacak ve çok kolay radikal unsurların veya vasıfsız bir neslin yetişmesine seyirci kalmış olacağız. IHH İnsani Yardım Vakfı eğitim sektör çalışmaları kapsamında öncelikle

· Okullardaki öğretmenlere maaş destek projelerini

· Öğrencilere kırtasiye paketi projelerini

· Okul onarım projelerini

· Psiko-Sosyal destek terapi ve destek projelerini

· Okul iç mefruşat destek projelerini

· Çocuklar için üniforma ve giysi destek projelerini

· Gençler için yüksekokul ve üniversite kurulum destek projelerini

Hayata geçirmek için Partner STK veya Türkiye içerisindeki bağışçılarımızın desteği ile fon bulmaya çalışmaktayız.

Türkiye’den bu alanda gelen desteklerin Suriye’deki dağıtımı nasıl yapılıyor?


IHH İnsani Yardım Vakfı’nın Türkiye içerisinde yerel İYD dernekleri vasıtasıyla desteklendiğini biliyorsunuzdur. Ayrıca Türkiye içerisindeki birçok derneğin IHH’ya ulaştırdığı yardımların Suriye içerisine dağıtımlarını yapmaktayız. Savaşın başladığı 2011 sürecinden bu yana yardımlar devam etmekle beraber, dönemsel anlamda artış veya azalış görülmektedir. Her şeye rağmen Ülkemiz bu konuda çok duyarlı ve ciddi miktardaki desteklerini devam ettirmekte. Türkiye’nin değişik illerinden toplanan yardımlar sınırda bulunan Reyhanlı ve Kilis Koordinasyon Lojistik merkezlerimize gönderilmekte. Gelen yardımlar bu lojistik merkezlerimizde bulunan depolarda tasnif edildikten sonra ekiplerimiz tarafından Suriye içerisine geçirilip dağıtımları yapılmakta ve fotoğraflanmaktadır. Muhaliflerin olduğu bölgelerde inşa ettiğimiz 24 kampa ve diğer kamplara ihtiyaçları dâhilinde yardımlarımız iletilmektedir. Ayrıca Türkiye’de ve Suriye’de üretilen 2 milyon adet ekmek her gün mültecilere ücretsiz olarak dağıtılmaktadır.

Eğitimin devamlılığı nasıl sağlanıyor? Okul seviyeleri arası geçişte aksaklık yaşanıyor mu?

Savaşın yoğun olarak yaşandığı bölgelerde maalesef eğitim durmuş durumda. Suriye içerisinde eğitim yapılabilen çadır kent ve kasabalarda öğrenciler sınıflarını devam ettirmektedirler. Suriye içerisindeki diplomalar Suriye Geçici Hükümeti Eğitim Bakanlığı akreditasyonu ile sağlanmaktadır.

Muhaliflerin bulunduğu İdlip Üniversitesi’nde hâlihazırda beş bin genç eğitim görmeye çalışıyor. Çok zor imkânlarla yarım kalan eğitimlerini devam ettirmeye çalışan gençler destek bekliyor. Özellikle lise mezunu veya eğitimi savaş nedeniyle yarım kalan gençleri kuşatmak, geleceğin Suriye’sinde söz sahibi olacak gençleri desteklemek için IHH olarak Azez bölgesinde Uluslararası Şam Üniversitesi’ni kurduk. Bu üniversitede yurt imkânı ve burs desteği vermekteyiz. Aksi takdirde gençler vasıfsız birer birey olarak kaybolup gidecekler.

Tüm yaşananlara rağmen öğrencilerin eğitimle ilişkileri nasıl?

Suriye toplumu eğitime önem veren bir toplumdur. Öğrenciler imkânlar dâhilinde eğitimlerini devam ettirmeye çalışmakta. Suriye içerisinde rejimin bir politikası olarak ilk ve ortaokul eğitimi zorunlu, lise eğitimi ise zorunlu tutulmamakta. Bunun ardında da Baas rejiminin politik ve siyasi niyetleri olduğu aşikâr. Gerek Türkiye içerisinde ve gerekse Suriye içerisinde çocuklar ve gençler okullaşmayı çok seviyor. Sosyal entegrasyon ve hayatlarını yeniden inşa etmek için ciddi gayretleri olduğunu Türkiye içerisinde görmekteyiz. Suriye içerisinde devam eden bombardımanlar, olumsuz yaşam şartları düşünüldüğünde çok daha zor bir süreçten bahsedebiliriz. O nedenle eğitimi öncelikli hale getirmeli ve bu konuda desteklerimizi arttırmalıyız.

Okuyucularımıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Suriye Savaşı insanlık tarihinin görmediği bir zulme sahne oluyor. Bu sebepledir ki; İslam Coğrafyası’nın yeniden inşası ve ıslahı için herkes üzerine düşeni yapmalı. Hayat çoğu zaman sorumluluktur. Bundan dolaydır ki sadece Suriye içerisinde eğitim desteği bekleyen Ümmet’in çocuklarını değil, dünyanın birçok bölgesinde eğitim yardımlarını bekleyen Ümmet’in çocuklarını düşünerek geleceği inşa edelim. Hayat hiçbir zaman boşluğu kabul etmez. Eğer ki, bizler eğitim çalışmaları kapsamında Ümmet’in çocuklarına destek sağlayamazsak, misyoner kuruluşların veya kilisenin kıskacında asimile olan ve ötekileşen çocuklar yetişecektir. Sorunu görmezden gelip gözlerimizi kapayarak sorumluluktan kaçamayız. Bir kurşun kalemle bile olsa eğer ki Afrika’daki veya Suriye’deki bir çocuğun kalbine girebiliyorsanız, işte o zaman yaşamınızın anlamını idrak etmiş olursunuz.

IHH Suriye Çalışmaları Eğitim Sektörü olarak “Gri Edebiyat” ekibine göstermiş oldukları hassasiyet ve farkındalık için çok teşekkürler ediyorum. Bir nebze de olsa İslam Coğrafyası’nın eğitim destek ihtiyaçlarını derginiz aracılığıyla okuyucularınıza bildirme fırsatını vermiş oldunuz. Artık okuyucularınız da mesuldür. Çünkü an gelir hesabını vereceğimiz o büyük günde, Allah yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın hesabını soracaktır.

Selam ve Dua ile.


Uluslararası Şam Üniversitesi tanıtım filmini izlemek için karekodu okutabilirsiniz:



Ayrıca Youtube kanalımızdan da tanıtım videosuna ulaşabilirsiniz:


RÖPORTAJ: MUSTAFA ÇAĞLI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder